Lider şahsiyetler yetiştiriyoruz.

Mimar Sinan, Edirne’de getirttiği taşları incelerken, yanında çalışanlardan birisi o taşları ne yapacağını ona sorar. Koca Sinan böyle bir soruya “Ben bu taşlarla dünyanın en muhteşem eserini, Selimiye’yi yapacağım.” şeklinde cevap verir. Daha sonra da bütün dünyanın hayranlıkla seyrettiği, bilimin, sanatın ve dinin mükemmel bir şekilde buluştuğu o görkemli yapıyı ortaya çıkarır. Taşa bu kadar üstün bir bakışla yaklaşan bir sanatkâr için konu, taşla mukayese edilmeyecek kadar yüksek değerde olan insan olunca yaklaşım çok daha büyük anlam taşımalı değil mi? Tabii ki insanın şekillendirilmesi, yani eğitimi diğer bütün yaratılmışlarınkinden daha üstün olmalıdır. Bu yüzden eğitimciler, en değerli varlıklarımız olan çocuklarımızın cevherlerini ortaya çıkarıp bir sanat eseri gibi işleyen ve onları birer mücevher haline getirebilen (beşerî anlamda) en değerli sanatkârlardır.

Dünyada gelmiş geçmiş bütün medeniyetlerin kendilerine özgü eğitim kurumları olduğu bilinir. Dünyanın en eski medeniyet okulları Selçukluların 11. yüzyılda kurduğu Nizamiye Medreseleri idi. Bu okullar, bütün Selçuklu coğrafyasına yayılmış ve o zamana göre çok üst düzey eğitim vermekteydiler. Dünya tarihinin en üstün ve etkili eğitim kurumu ise Enderun’du ve 15. Asırdan itibaren yaklaşık 5 asır boyunca Osmanlı’ya ve dünyaya hizmet vermiş, çok büyük insanlar yetiştirmişti. İngiltere’de 16.yüzyılda kurulmuş olan Eton Kolejleri ise, halen kendi özgün eğitim sistemiyle ve İngiliz kültürüne göre ülkesinin en seçkin insanlarını yetiştirmektedir.

Arkalarında güçlü devlet desteği olan bu okullar kadar uzun tarihi olmasa da, Tekden Eğitim Kurumları güzel ülkemize onlar gibi yüksek şahsiyetler yetiştirmeyi hedeflemiş ve bu büyük idealini gerçekleştirmek için kısa zamanda büyük mesafeler almıştır. Bunun için de bugüne kadar ne fedakârlık gerektiyse yapmaktan çekinmemiştir. Böylece, en kıymetli varlığımız olan çocuklarımızın her alanda mükemmel donanımı için her çeşit gayret gösterilmeye çalışılmaktadır. Allah izin verdiği sürece de bu eğitim aşkı devam edecektir.

Kalıcı başarılar, asla şansa bağlı değildir. Tekden Eğitim Kurumlarında eğitim ortamlarının mükemmelliği önemli olmakla birlikte; eğitimin en önemli öğesinin eğitimciler olduğunun bilincindeyiz. Eğitime ibadet aşkıyla bakan her biri birbirinden kıymetli, seçkin eğitim liderlerimizin bu başarıda paylarını takdir etmemek vefasızlık olur. Bu kahraman ve sanatkâr insanlar, eğitime kalplerini ve ruhlarını katarak hizmet vermektedirler. Onlarla gurur duyuyoruz.

Başarımızda üçüncü faktör ise, anlayışımızdır. Tekden eğitim felsefesine göre; başarı ölçütü sadece sınavlar değildir. Eğitim gören öğrencinin yüksek şahsiyetli insan olması da, en az bunun kadar önemlidir. Bunu söylemekle birlikte, okullarımızda akademik başarının çok yüksek olduğunu da rahatlıkla ifade etmeliyim. Her yıl, Türkiye’de yapılan üniversite sınavlarında ilk yüze 5-6 öğrencinin girdiği bir başka lise var mıdır bilmiyorum. Bunun yanında, sadece akademik açıdan değil, sosyal alanda ve spor, sanat, kültür ve ahlâk yönünden de oldukça iyi yetiştiklerini söyleyebilirim çocuklarımızın. Türkiye “lego robot” şampiyonlukları, satrançtaki, basketteki şampiyonluklar, yabancı dilde ve hitabet gibi farklı alanlarda elde edilenler gibi, her biri birbirinden önemli büyük başarılar bu anlayışın eseridir. Aynı zamanda okullarımızda gençlerimiz tarihi dinleyerek değil, yaşayarak ve anlayarak öğrenirler. “120” etkinliği ve “Cumhuriyet Treni” benzeri faaliyetler ise Türkiye’de başka okullarda örnekleri olmayan yüksek seviye çalışmalardır.

Tekden Eğitim Kurumları, böyle birbirinden farklı ve özgün çalışmalarla çocuklarımızın kültürlü ve iyi donanımlı insanlar olmalarına özen göstermektedir. Biliyor ve inanıyoruz ki, böyle sanatkârca bir eğitimden geçen insan, asla kendi toplumuyla, devletiyle ve değerleriyle kavgalı, anarşist ruhlu veya uyuşturucu müptelası olamaz.  Yani, Tekden’in çarkları arasından bu gibi sapkın insanlar çıkmaz. Tam tersine, bu okullardan mezun olanlar, en az bir yabancı dili mükemmel konuşan, özgüven, ufuk ve yüksek ahlak sahibi lider şahsiyetler olarak şehrimizin ve ülkemizin geleceğinde söz sahibi olacaklardır. Bununla birlikte onlar, büyüklüğün sadece parayla ve makamla değil, esas olarak kalplere girmekle mümkün olduğunu idrak etmektedirler. Böyle yüksek şahsiyetli insanların birer “muhteşem eser” olarak yetişmesine vesile olmak bizim için kazançların en güzelidir.

Bu düşünce ve idealler içinde çalışmalarını fedakârca yapan bütün değerli yöneticilerimizi ve eğitim liderlerimizi kutluyorum. Diğer yandan, bize güvenerek en değerli varlıklarını Tekden Eğitim Kurumlarına teslim eden velilerimizi de tebrik ediyorum. Geleceğin büyük şahsiyetleri olmaya aday, hepsi birbirinden güzel çocuklarımızın, gençlerimizin ise gözlerinden öpüyor, her birine dualar ediyorum. Tekden’in bu koşusu, ancak onların iyi eğitimleri içindir. Allah, nazarlardan saklasın, bahtlarını açık eylesin.